29 Kasım 2018 Perşembe

Almanya işçi alımı şartları neler? OBM İnsan Kaynakları'na nasıl başvurulur?


Almanya 10 bin işçi alacak. Meslek grupları arasında hemşire, kaynakçı, elektrikçi ve havalimanı yer hizmetleri yer alıyor. Başvuruların yüz binleri bulması beklenirken başvuru şartlarının nasıl ve ne şekilde olacağı merak ediliyor. Dil bilgisinin ne şekilde halledileceği de kafaları karıştıran bir başka konu... 
ALMANYA İŞÇİ ALIMI HAKKINDAKİ BİLGİLER
20-45 yaş aralığında her Türk vatandaşı, sağlık engeli olmadığı sürece “www.obm-turkiye.com” adresine girip başvuru formunu doldurarak müracaat edebiliyor. Almanya' ya alınacak 10 bin vasıflı ve vasıfsız personelin işlemlerine yönelik tüm masrafların OBM Türkiye tarafından karşılanacağını aktaran genel müdür Osman Taş " Bütün masrafların tamamını kendimiz karşılıyoruz. Üzerine basarak söylüyorum, para talep etmiyoruz ve kimseye 1 kuruş para kaptırmasınlar. Sözleşme 18 ay. Bu sürede eleman 18 ay boyunca yalnızca bizim yanımızda çalışır. Çalışma vizesini de bu şekilde alıyoruz. O nedenle Almanya kendisini garantiye alıyor ve bu nedenle işsizlik parası hakkı olmuyor.
DİL EĞİTİMLERİ VE BARINMA İHTİYAÇLARI ŞİRKETE AİT!
Türkiye’den Almanya’ya götürülecek işçilere bir takım eğitimlerin de verileceğini belirten Taş, “Almanya’ya gidecek işçilerimiz öncesinde bir dil eğitimine tabi tutacağız. Sonrasında onların Almanya’daki barınma ihtiyaçlarını da biz karşılayacağız. Aynı zamanda, hesap açmalarında ve sigorta yapmaları konusunda da biz yardımcı oluyoruz. Normalde bu tür işleri Almanya’da kişiler kendisi yapar. Bizim bazı şartlarımız var. Onlardan biri emniyetten temiz kağıdı ve hastaneden sağlık raporu istiyoruz. Sonrasında evrakları eksiksiz bize getirmelerini talep ediyoruz. Şu an Ankara, İstanbul ve Antalya’da ofislerimiz var. Ama ilerleyen süreç de Eskişehir, İzmir ve Konya´da ofis açmayı planlıyoruz” dedi.

27 Kasım 2018 Salı

Kelebek etkisi nedir

Kelebek etkisi, 

küçük değişikliklerin beklenmeyen sonuçlar

 doğurabilmesine verilen addır.

3
Kelebek etkisi, küçük bir durumun beklenmeyen ve kaos boyutlarına ulaşan etkisinin sürekli artmasına verilen addır. Bu duruma 'Kelebek etkisi' denmesinin sebebi Edward Norton Lorenz'in ortaya koyduğu 'Kaos Teorisi'nin bir çıkarımıdır.
Edward Lorenz 1963′ te hava durumuyla ilgili bir hesaplama yaparken 'Kelebek etkisi'ni buldu. Hesaplamayı yaparken ilk olarak 0,506127 sayısını olayın başlangıç sayısı olarak ele alırken 2. hesaplamada 0,506 sayısını başlangıç kabul etti. Bu iki sayı arasındaki binde bir oranındaki farklılık sonuca ulaşıldığında çok farklı bir duruma neden oluyor. Sayılar birbirine çok yakın olmasına karşın sonuçlarda farklılık görülüyor.
Kelebek etkisi nedir
Edward Norton Lorenz bu durumu,“Amazon Ormanları’ nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD’de fırtına kopmasına neden olabilir. Farklı bir örnekle bu, bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilir.” sözleriyle anlatıyor.

Efervesan nedir

Efervesan, 

suda erirken içeriğindeki

 gaz ve mineraller nedeniyle

 tepkimeye girerek kabarcık 

çıkartan ilaçlara denir.


Özellikle gazoza benzemesi nedeniyle çocuklar tarafından ilgi gösterilen bu ilaçlara Eferevesan ismi veriliyor.
Efervesan nedir

EFERVESAN NEDİR

Suyla, sıvıyla tepkimesi durumunda içeriğindeki mineraller nedeniyle gaz ve kabarcık açığa çıkartan ilaçların bütününe efervesan ismi verilir. Efervesanın eriyerek, kabarcıklar çıkartmasına neden olan olay, içeriğinde bulunan minerallerdir. Bu mineraller nedeniyle tepkimeye giren efervesan, adeta bir gazoz etkisi vermektedir.
Daha çok vitamin ve takviye olarak kullanılan efervesan tabletler, günümüzde ilaç içmekte zorlanan kişiler için de tavsiye edilmektedir.

Mikrosanat nedir

Mikrosanat nedir
Zaman zaman sosyal medyada yayınlanan bu sanat eserleri, birçok kişinin ilgisini çekiyor.

YÜKSEK FİYATA SATILIYOR

Bu minik eserler, hem güzellikleri, hem de fiyatlarıyla dudak uçuklatıyor. Ancak bazı sanatçılar eserlerini satmak bile istemiyor.
Mikrosanat nedir

HASAN KALE SANATIYLA ÖNE ÇIKIYOR

Bu sanatı yapanlar arasında Willard Wigan, Dalton Ghetti, Jon Almeda ve Türkiye'den de Hasan Kale bulunuyor.

26 Kasım 2018 Pazartesi

Adım Adım Hayatını Değiştir



DEĞİŞİMLERİ BELİRLEYİN

Atacağınız ilk adım, mutlu olmadığınız noktaları belirlemek ve nasıl bir değişim istediğinize karar vermek olmalı. Kendinize ne yapmak istediğinize dair sorular sorun ve dürüstçe cevap verin. Daha sonra belirlediğiniz noktaları bir kâğıda not edin. Yazılı olan çalışmalar, zihni her zaman daha net bir şekilde etkiliyor.

CESUR OLUN

Değişim her zaman cesaret gerektirir. Hayatınızı değiştirmek istiyorsanız radikal kararlar almanız gerekir. Unutmayın, yaranızın iyileşmesi için bazen sadece pansuman yeterli olmaz, cerrahi bir müdahale gerekebilir!

ERTELEMEYİN

Beklemek size hiçbir şey kazandırmaz. Karar verdiğiniz değişime hemen başlamazsanız, birikerek yaşam enerjinizden çalacak.

HAYAL EDİN

Gelecekte kendinizi nerede gördüğünüzü, hayatınızın hangi yönlerinin nasıl değişmesini istediğinizi zihninizde canlandırın. Bu, kendinize koyduğunuz hedef için harekete geçmenizde çok önemli bir motivasyon kaynağı olacaktır.

SABREDİN, PES ETMEYİN

Değişim bir anda olmaz. Yıllarca çalışıp, uğraşıp şu anki hayatınızı elde ettiniz. Değişimin ise birkaç günde yaşanmasını beklememelisiniz. Öte yandan hayatınızı değiştirirken bazen istediğiniz sonuca ulaşamayabilirsiniz. Yaşadığınız başarısızlık sizi yolunuzdan döndürmemeli. Başarısızlık, başarıya giden yolda atılan en önemli adımdır. 

Hayatın Boyunca Yapmaman Gereken 10 Şey

Hayat bir hediye... Çoğu zaman bu hediyenin farkında değiliz. Çünkü hayatlarımız gerçekten zor ve mücadele içinde geçiyor. Bir sorundan ötekine geçiyoruz. Tam bir şeyi çözmüşken başka bir sorun beliriyor. Kısaca hayat içinde pek mutlu olamıyoruz. Fakat bunun bir sebebi de biziz...

Neden mi? Çünkü pek çok açıdan bu hayatı kendimize zorlaştırıyoruz. Yaptığımız en büyük hatalardan biri kendimize olmayacak şeyler üzerinden kaygı duymak oluyor.


1- Geçmişin hayatını mahvetmesine izin verme.
Yaşadıkların büyük yaralar bile olsa yeni bir sayfa açmayı başarmalısın. Bu zorlayıcı geçmiş acılar senin şu anını çalıyor ve mahvediyor.

2- Yoğun düşünce durumunun beynini yok etmesine izin verme.
Yaşadığın ve yaşayacağın olayları çok yoğun şekilde düşünmeyi bırakmalısın. Çok yoğun düşünce içinde olmak beyne ve enerjine zarar verir. Hayatını aklının içinde yaşama. Yaşama katıl ve aktif ol.

3- Sağlıksız yaşamı bırak bu şekilde hayatının bir bölümünü kötü geçirme
Hayatının büyük bölümünü zararlı besinler ve vücudunu zorlayan gıdalar ile tüketirsen; hayatının bir bölümünü hastane köşelerinde geçirmek zorunda kalırsın. Hayatına sağlıklı gıdaları ve içecekleri dahil et.

4- Maddiyatı takıntı haline getirip özgürlüğünü kaybetme
Para, para, para diyerek sürekli kendini zorluyorsun. Fakat çok değil yeterli olan değerlidir. Hayatını çok yoğun çalışarak para için mahvetme...

5- Hayallerinin bir ömür boyu gerçekleşmemesine izin verme
Ne güzel hayallerin var kim bilir. Neler yapmak istiyorsun ve başarılı olduğunda belki tüm insanların hayatını bile değiştirebilecek bir hayal. Hayalin ne olursa olsun onu gerçekleştirmek için zamanın ve gücün var unutma!

6- Zihninin akıl oyunları ile seni ele geçirmesine izin verme
Kurduğun senaryolar sadece sana değil belkide çevrene de zarar veriyor. Aklının senle oynamasına izin verme. Hayatını değiştirecek güç sende saklı. Kendini yönet. Kararları sen ver.

7- Takıntılarını ve korkularının sana eziyet etmesine müsaade etme
Takıntılarımız bazen 3 kere ütüyü kontrol ettirir. Bazen evden çıktıktan sonra evde bir şeyi açık mı unuttuğu yaşarız. Dahası işyerinde bu kaygı ve takıntılarımız devam eder. Sürekli korku halinde yaşamaya devam edersek hayatımızı esir ederiz. Hem de zihnimize...

8- Arkadaşlarının veya Ebeveynlerinin değil kendi istediğin hayatı yaşa
Elalem ne der? Ailem hoş görür mü? Bu hayatının kişisel sahibi sensin. Sen hangi yolda yürümek istiyorsan herkes sana saygı göstermeli.

9- Kontrol edemeyeceğin şeyler üzerinde yoğunlaşmayı bırak
Büyük olayların kontrolü sende değildir. Olabilecek veya olan olayları kontrol etmeye çalışmayı bırak.

10- Herkesi memnun etmeye çalışma gibi bir hataya düşme sakın.
Dünyanın en saçma hareketi diyebiliriz. Herkesin seni sevmesini istiyorsan elma şekeri olmayı denemelisin. Çünkü ideallerin doğrultusunda ters düşeceğin insanlar olacaktır. Hayatının gidişatını başkalarını memnun etmek için değiştirme. Hem kimseyi memnun edemezsin hem de hayatını mahvedersin.

19 Kasım 2018 Pazartesi

Bedelli askerlik celp dönemleri ve yerleri açıklandı (e-devlet Bedelli askerlik celp yeri sorgulama)


Bedelli askerliğe ilişkin celp ve sevk tarihleri e-Devlet üzerinden açıklandı. Yükümlülerin durumlarına ait bilgileri, askerlik şubelerinden de öğrenebilecekleri vurgulanan açıklamada, temel eğitime sevk edilecek yükümlülerden yoklaması olmayanların yoklamalarını sevkleri öncesinde yapması gerektiği, yoklamasını yaptırmış olsalar bile rahatsızlığını beyan eden yükümlülerin muayene için tekrar askerlik şubelerine müracaat edebilecekleri kaydedildi.
Açıklamada, birliklerine planlanan zamanda katılmayan yükümlülere Askerlik Kanunu'nun 47'nci maddesinde belirtilen hususlar haricinde işlem tesis edilmeyeceği ve bu yükümlülerin kapsam dışı kalabilecekleri ifade edildi.
CELP YERLERİ VE TARİHLERİ E-DEVLET'TE
Celp dönemleri ilan edilen yükümlülerin yoklamalarını celp dönemleri için belirlenen ve e-Devlet'te kişisel olarak belirtilen yoklama tarihine kadar tamamlaması gerekecek. Gerekli işlemlerini süresi içerisinde tamamlamayan yükümlüler bedelli askerlik kapsamı dışına çıkartılacak.
Milli Savunma Bakanlığı'nca belirlenen celp dönemleri Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu ve ulusal yayın yapan radyo ve televizyon kanalları ile “www.asal.msb.gov.tr” adresinden duyurulacak. Yapılacak duyuru Askerlik Kanunu'nun 25 ve 45'inci maddeleri gereği yükümlülere tebliğ mahiyetinde olacak.
CELP DÖNEMİ NEDİR
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve Askerlik çağına gelmiş, erkek çocuklarının nüfusa bağlı oldukları il ya da ilçedeki askerlik şubeleri tarafından askere alınacakları dönemi ya da zamanı gösteren çizelgelere "Celp dönemi" denir.
HANGİ EĞİTİMLER VERİLECEK?

Bedelliden yararlanacakların alacağı eğitime ilişkin de askeri kaynaklardan, "Askerlik hizmetini yapan bütün gençlerimizin aldığı temel eğitimleri alacaklar. Normalde bu eğitimin süresi 28 gündür. Bedelliden yararlanacaklar için bu süre 21 olarak belirlendi. Eğitim süresindeki bir haftalık eksiklik hızlandırılmış bir eğitimi gündeme getirecektir. Temel olarak aynı eğitim programı uygulanacak. Ancak sürenin kısalığı nedeniyle eğitimin bazı uygulamaları kapsam dışında tutulacak" bilgisi verildi.
Eğitimin içeriğine ilişkin, "Normal eğitim programında olan yat-kalk da dahil yürüyüş ve sporla selamlama eğitimleri, atış da dahil silah eğitimi, rütbeleri tanıma ile milli güvenlik de dahil normal askeri eğitimi programında yer alan teorik dersler" bilgisi aktarılırken, silah eğitiminde silahı söküp takmak ve hedefe üç atışın yer alacağı belirtildi.

WhatsApp'taki bomba özellik Facebook Messenger'da

WhatsApp'da mesajı geri alma özelliği Facebook Messenger'a da eklendi. Yeni güncellemeye göre Messenger'dan attığınız mesajları artık karşı tarafın ekranından da silebileceksiniz.

Messenger'a mesajları geri alma özelliği geldi. Söz konusu özellik öncelikle Messenger'da; Bolivya, Kolombiya, Litvanya ve Polonya gibi ülkelerde aktif hale geldi. Yakın zamanda, söz konusu özellik dünyadaki tüm kullanıcılara hitap edecek.
Bu Facebook'un planlarının sonu değil. Şirket; şifrelenmemiş mesajların veya sohbetlerin tamamının son kullanma tarihlerini ayarlamayı içeren kapsamlı özelliklerini, tüketim tablosuna yerleştirmeyi planlıyor.
Bazı "Yollanmayan Mesajların" yönetimi de, sosyal medya servisinin kontrolü altında. Şirket yöneticilerin paylaşımları, Mark Zuckerberg'in yönlendirmesi sayesinde gizli kalacak. Böylece uzmanlar ve araştırmacılar şirkete ait özel mesajlara ulaşamayacak. Eğer bazı kişilerin özel mesajlarına ulaşsa dahi, özel mesajların şifreli olması bekleniyor.
messenger

Motorine 22 kuruş benzine ise 19 kuruş indirim geliyor



PÜİS motorine 22 kuruş benzine ise 19 kuruş indirim yapılacağını duyurdu. Benzindeki indirimin pompa fiyatına yansıyacağı için motorinle arasındaki 5 kuruşa düşecek.
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası Başkanı İmran Okumuş, '20 Kasım salı gününden geçerli olmak üzere benzin ve motorinde indirim bekliyoruz' dedi.
İndirim motorinde 22 kuruş, benzinde ise 19 kuruş olacak. Benzindeki indirim pompa fiyatlarına yansıyacak.

Yapılan indirimle birlikte benzin ve motorin arasındaki 25 kuruşluk fiyat farkı 5 kuruşa inecek.
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Genel Başkanı İmran Okumuş, yaptığı açıklamada 20 Kasım 2018 Salı gününden geçerli olmak üzere benzin ve motorinde indirim beklediklerini açıkladı.
Genel Başkan Okumuş şunları söyledi:

'20 Kasım 2018 Salı gününden geçerli olmak üzere motorinde 22 kuruş, benzinde ise 19 kuruşluk indirim bekliyoruz.

BENZİNDEKİ İNDİRİM POMPAYA YANSIYACAK

Benzinde devletin ÖTV alacağı kalmadığı için Salı gününden geçerli olacak 19 kuruşluk indirim pompaya yansıyacak.

MOTORİNDE DEVLETİN 27 KURUŞLUK ÖTV ALACAĞI 5 KURUŞA DÜŞECEK

Motorinde devletin 27 kuruşluk ÖTV alacağı kaldığı için 22 kuruşluk motorin indirimi pompaya yansımayacak. Devletin ÖTV alacağı 5 kuruşa gerileyecek.

İNDİRİMLE BİRLİKTE SON 1 AYDA BENZİN 57 KURUŞ UCUZLAMIŞ OLACAK

Salı gününden geçerli olacak 19 kuruş indirimle birlikte son 1 ay içinde benzinin pompa satış fiyatı 57 kuruş ucuzlamış olacak.

BENZİN VE MOTORİN ARASINDAKİ FİYAT FARKI 5 KURUŞA DÜŞECEK

Benzin ve motorin arasındaki 25 kuruşluk fiyat farkı, benzinde Salı gününden geçerli olacak indirimle birlikte 5 kuruş seviyelerine düşecek.
Bazı yerlerde katkılı motorinle, katkısız benzinin fiyatları neredeyse başa baş olacak'
(Hürriyet)

17 Kasım 2018 Cumartesi

"Cumhurbaşkanı tarafından telefon gelse kabul etmeyeceğim."


AK Parti Sakarya Milletvekili Kenan Sofuoğlu, Serdivan Belediyesi'nin ilçedeki Fikir Sanat Akademisi'nde düzenlenen 'Gençlerle Baş Başa' isimli söyleşiye katıldı.
Sofuoğlu hayat hikayesini anlatarak gençlerin sorularını cevapladı. Bir üniversite öğrencisinin "Spor bakanı olacağınız söyleniyor, doğru mu?"şeklindeki sorusuna Sofuoğlu, "İnanın bana bunu canı gönülden söylüyorum, samimiyetime inandınız mı? Bugün bana Cumhurbaşkanı tarafından telefon gelse ve seni spor bakanı yapacağım dese, hatta daha net konuşayım yeminim var kabul etmeyeceğime dair. Efendim ben bir tane görev kabul ettim ve bu görevin hakkını verebilmek için mücadelemi veriyorum. Önümde 4.5 yıllık bir süre var, inşallah başarılı olup görevimi tamamlamak istiyorum. Benim öyle bir hayalim yok. Motorculuğa başladığımda dünya şampiyonu olmak hayalim vardı ve inanın ben siyasete bir görev verilmesi üzerine girdim. Yükselmek gibi bir hayalim yok, vekillikle inşallah görevimi tamamlamak istiyorum ama hayatın ne getireceğini bilemeyiz. Ben burada açık kapı bırakmakta istemiyorum netim ben. Öyle bir isteğim yok" diyerek cevapladı.
"MİLLETVEKİLİ MAAŞININ 1 KURUŞUNA BİLE DOKUNMADIM"
Sofuoğlu, milletvekili maaşıyla ilgili sorulan soruyu ise hakkında "İnsanların verdiği parayla Lamborghini aracına benzin koyuyor" söylentisi çıkmaması için ihtiyaç sahiplerine bağışladığını belirterek şöyle dedi:
"Milletvekili maaşını alıyoruz, o maaşın şu ana kadar 1 kuruşuna bile ben dokunmadım. O maaşın 2-3 katını her ay dağıtıyorum daha fazlasını hatta. Çünkü talepler istekler geliyor, burada şehit aileleri diye bir ayrım yapmadım inanın bana. İhtiyaç sahipleri her zaman bizi buluyor. Daha önceki hayatımda da böyle çok irtibatta olduğum yerler vardı. O dönemde sosyal medyada da biraz çıktı böyle şeyler. Dağıtacak mı, gerçek mi? Ben hiç konuşmuyorum ama bir gün birileri yapmadığımı iddia ederse her şey hazır. Ben bunu şov olsun diye açıklamadım. Benim meclise gittiğim arabayı duymuşsunuzdur. Milletvekili olmadan önce bunu açıkladım. Çünkü bu görevi ben kabul ederken hiçbir çıkar gözetmeden kabul ettim. Cumhurbaşkanına olan vefa borcu için, maddi bir ihtiyacım olmadıktan sonra böyle bir maaşı almanın yaşadığım hayatın içinde böyle bir parayı almam. Yarın öbür gün şu lafı duymak istemiyorum. Lamborghini'sine bizim verdiğimiz paralarla benzin alıyor dedirtmemek için. Meraklı değildim ben vekil olmaya ama madem ben vekil oldum, bu maaşla kimseyi konuşturmamak için bu parayı almayacağım kardeşim dedim."
"SPORDA SEFERBERLİK PROJESİ BAŞLATIYORUZ"
Sporculara sponsor desteği sağlamak için hazırladığı projeyle Türkiye'de destek almayan sporcunun kalmayacağını belirten Sofuoğlu, "Pazartesi günü geliştirdiğimiz bir projeyi açıklıyorum. Meclisten bazı başarıların çıkması gerekiyor. 'Sporda seferberlik' ve 'Spora gönül ver' projesini başlatıyoruz. Bu nedir? Bu spora ve sporculara destek bulmak için atılmış bir adımdır. Bu yeterli mi? Size şunu söyleyeyim, RedBull markasıyla anlaştım. Bu marka 10 sporcunun yükünü devletten alıp bu yükü yükledik. Aşağı yukarı 20 milyon lira civarında devletin spora ödemesi gereken bütçeyi biz aldık markadan verdireceğiz. Bunun gibi birkaç büyük şirketin bu projeye destek olmasını sağlayacağım.
"SPORUN DEĞİŞMESİNİ SAĞLAYACAK BİR HAZIRLIK YAPIYORUM"
Ülkede sporun değişmesini sağlayacak bir hazırlık yapıyorum. İtalya, Almanya'da araştırmalarımın hepsini yaptım. Oralarda spor nasıl başarılı olmuşsa sadece futbol değil, başka sporlar da vardır bunun bütün araştırmalarını hatta kanundaki yasalarını aldım, Türkçeye çevirdim ve son noktaya getirdim inşallah. Bu Maliye Bakanlığıyla birlikte olacak ortak proje ama bu proje gerçek olursa inanıyorum ki Türkiye'de destek görmeyen sporcu kalmayacak"diye konuştu.

Brezilyalı pilot 18 bin fitte Müslüman oldu!


Brezilyalı yardımcı pilot Amalo, bir Müslüman pilot ile gerçekleştiği tarifeli uçuş sırasında şehadet getirerek İslam dinine geçti.
18 bin fitte (5486,4 m) gerçekleşen bu olay sosyal medyada en çok paylaşılan görüntü oldu.
İşte o anlar...
http://www.haber7.com/dunya/haber/2762352-brezilyali-pilot-18-bin-fitte-musluman-oldu

16 Kasım 2018 Cuma

Dolandırıcılardan şeytanın aklına gelmeyecek yöntem


Vatandaşın parasına göz diken dolandırıcıların son yöntemi pes artık dedirtiyor. GSM firmaları üzerinden binlerce vatandaş dolandırıldı. GSM firmaları ise bu dolandırıcılığa göz yumuyor.


İbrahim Günay'ın haberi
Dolandırıcıların yasalardaki boşluğu kullanarak son günlerde uyguladığı yöntem ile binlerce vatandaşın mağdur olduğu ortaya çıktı. Daha dün bu yöntem ile dolandırılan bir vatandaş dolandırıcıların akılalmaz yöntemini Haber7'ye anlattı.
DOLANDIRICILARDAN ŞEYTANIN AKLINA GELMEYECEK YÖNTEM
+ 90 850 484 12 54 nolu telefondan arandım telefonu açtım. Karşıdaki otomatik ses "Sesli mesajınız var dinlemek için 1'i tuşlayın" dedi. 1'e bastım. "Tebrikler aylık 99 tl karşılığı smartfone abonesi oldunuz" dedi ve telefon kapandı.
İstemediğim bir abonelik ile karşı karşıya kaldığımı anladım. Aboneliği iptal etmem gerektiğini düşünürken aynı anda mesaj kutuma "BİLGİLENDİR"kişisinden mesaj geldi.
GSM firmama daha önce reklam ve benzeri içerikteki Mesajları almak istemediğimi belirttiğim için ve bir telefon numarası değil de "BİLGİLENDİR" isimini gördüğüm için bunun GSM firmam tarafından atıldığını düşünerek mesajı açtım.
Mesajda "Fazla fatura ödemene sebep olan aboneliklerin iptali için 08882992727 nolu telefonu arayın"diyordu. Bende mesajın GSM firmamdan geldiğini düşünerek numarayı 3 defa aradım toplamda 4 dakika sadece müzik sesi eşliğinde bekletildim.
Bu arama için GSM firmam 100 tl ücretlendirme yaptı. GSM firmamı arayıp bu şahısların dolandırıcı olduğunu ve bu yöntemle binlerce insanı dolandırabileceklerini, bu nedenle şikayetçi olduğumu, bir şikayet oluşturulmasını talep ettim, fakat bunu yapamayacaklarını söylediler.
"DOLANDIRILMAMAK İÇİN YAPTIĞINIZ HAREKET İLE DOLANDIRILIYORSUNUZ"
Yani size gelen bir telefonla sizi bir yerlere üye yaptıklarını ve sizden aylık belirli bir tutar alacaklarını söyleyip telefonu kapattıklarında dolandırıldığınızı düşünüyorsunuz, aslında o ana kadar dolandırılmamışsınız. Bu sizi dolandırmak için bir yem. Size gelen mesajı dikkate alıp bu aboneliği iptal etmeye kalktığınızda yemi yutmuş oluyorsunuz. 0888 ile başlayan numarayı sadece aramanız bile 20 tl ile ücretlendiriliyor. GSM firmalarınız ise ne bu mesajın size gelmesinin önüne geçiyor ne de bu aramayı engelliyor. 
BTK'YA KONU İLE İLGİLİ ŞİKAYET YAĞIYOR
Bu yöntem ile binlerce kişinin çok rahat dolandırılabileceğine dikkat çeken vatandaşlar mağdur olduklarını ve BTK'ya konu ile alakalı şikayette bulunduklarını söyledi.


Şehit ve gazi yakını atama kuraları açıklandı


Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk; “Şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarımız ile maden kazası sonucu hayatını kaybeden işçilerimizin yakınlarının atama kurasını gerçekleştirmiş olmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.
310 İSTİHDAM HAKKI SAHİBİNDEN 207’Sİ ERKEK, 103’Ü KADIN
Bakan Selçuk, atama kurası gerçekleştirilen 310 kadro içinde mühendis, mimar, biyolog, psikolog, öğretmen, hemşire, veteriner hekim, tekniker, teknisyen, hizmetli, memur ve işçi ünvanlı kadroların bulunduğunu ve atananların 207’sinin erkek, 103’ünün kadın olduğunu duyurdu.
Atama tekliflerinin E-uygulama sistemi üzerinden personel talep eden kamu kurum ve kuruluşlarına yapıldığını ifade eden Bakan Selçuk, 17 bakanlık ve bakanlığa bağlı, 26 üniversite, 1 mahalli idare, 3 kamu iktisadi teşebbüsü olmak üzere toplam kurum sayısını 47 olarak açıkladı.
MADEN KAZASINDA HAYATINI KAYBEDEN 55 İŞÇİ YAKINININ ATAMA KURASI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
“Devletimize ve milletimize alın teriyle hizmet etmiş ve görevlerini ifa ederken yaşamlarını yitirmiş kıymetli işçilerimizin yakınları da bizlere emanettir” diyen Bakan Selçuk,
Ayrıca 10/6/2003 tarihi ile 13/5/2014 tarihi arasında kömür ve linyit madenlerinin yer altı işlerinde meydana gelen maden kazası sonucunda hayatını kaybeden işçi yakınlarının kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli işçi ünvanlı kadrolarında istihdam edilebilmesine imkân sağladıklarını belirtti.
Bakan Selçuk, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hak sahibi olduğu tespit edilen ve Devlet Personel Başkanlığı’na bildirilen 55 işçi yakınının atama kurasının gerçekleştirildiğini de duyurdu.
İlerleyen dönemlerde de kura işlemlerinin gerçekleştirilmeye devam edeceğini söyleyen Bakan Selçuk, “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak sosyal devlet anlayışı ilkemiz doğrultusunda yaşama geçirdiğimiz icraatlarımızla vatandaşlarımızın yanında olmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda; şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarımız ile maden kazası sonucu hayatını kaybeden işçilerimizin yakınlarının atama kurasını gerçekleştirmiş olmaktan mutluluk duyuyoruz.” diye konuştu.

13 Kasım 2018 Salı

Artık parayla satılacak! İşte fiyatı...


AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, TBMM Başkanlığı'na sundukları çevre ile ilgili yasa teklifi konusunda basına açıklama yaptı. Muş, atık yönetimiyle ilgili teklif uyarınca bakanlıkça bu konuda belediye ve il özel idarelerine teşvik verileceğini, marketlerde naylon poşetlerin 25 kuruş karşılığı satılacağını, yeni imar uygulamaları kapsamında bisiklet yolu zorunluluğu getirileceğini bildirdi.
ARTIK SANAL ORTAMDAN YAPILACAK
Muş, TBMM Başkanlığı'na sundukları bir başka teklifle de telefon, elektrik, doğalgaz gibi abonelik sözleşmesinden kaynaklanan borçlarla ilgili icra takiplerinin artık sanal ortamdan yapılmasının sağlanacağını söyledi.
KONKORDATO İLANLARIYLA İLGİLİ TEKLİFTE ÜÇ MADDE VAR
Son dönemde artan konkordato ilanlarıyla ilgili de teklifte üç madde bulunduğunu belirten Muş, getirilen yenilikleri şöyle aktardı:
"Konkordato ilan edilebilmesi için bağımsız denetim kuruluşu raporu gerekiyor.  Sözkonusu firmalarla ilgili kamu yararına denetim yetkisi sınırlaması getirilecek. Ayrıca yazdıkları raporlarla ilgili lisans iptaline kadar giden sorumlulukları olacak"
Muş teklifle ayrıca ticari anlaşmazlıklarda da arabuluculuğu zorunlu kılacaklarını bildirdi.

Yayalar göz göre göre ceza yediler! İlginç diyalog


İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri, D-100 Karayolu üzerindeki yaya geçidinde kırmızı ışık ihlaline yönelik yayalar üzerinde uygulama yaptı. Ekipler, YSE kavşağındaki yaya geçidinde bekleyerek kırmızı ışıkta yolun karşısına geçen yayalara ceza yazdı. Ekiplerin, kırmızı ışıkta geçmemeleri yönündeki uyarısını dinlemeyip yolun karşısına geçen 11 kişiye toplam 1118 TL ceza uygulandı. 
ŞAŞIRTAN DİYALOG
Uygulama sırasında, yanlarında kamera ile kayıt alan polislerin olmasına rağmen yayaların kırmızı ışıkta yolun karşı tarafına geçme konusunda ısrar etmesi şaşırttı. Görüntüler, vatandaşların trafik ışıklarının yayalar için de geçerli olduğu konusunda bilgisiz olduğunu gösterdi. 
Polis ve bir vatandaş arasında yaşanan diyalog ise şaşırttı. Vatandaş, yayalara kırmızı ışık yanmasına rağmen yolda araç olmadığını belirterek karşıya geçmek istedi. Polis ise "Bekleyin yeşil yansın. Bakın karşıda kırmızı ışık yanıyor. Burada kamera çekiyorum. Kırmızı ışık yanıyor. Karşıya geçmek istiyorsun. Kırmızıda karşıya geçilir mi?" diyerek uyarıda bulundu. 

Vatandaş ise "Nasıl olacak yani? Nasıl oluyor bu işler ben anlamadım?" diye cevap verdi. Polis bunun üzerine, "Ama bak kırmızı ışık yanıyor. Kırmızı şekilde adam resmi var. 'Dur' diyor yani. Kırmızıda geçiyorsun. Kırmızı ışık sadece araçlar için değil. Yayalar için de kırmızı ışıklar geçerli. Bak şimdi yeşil yandı. Şimdi geç" dedi.
Bu diyaloglar sırasında bir başka vatandaş da polislere aldırış etmeden yolun karşısına geçti. Görüntüler, polis kamerasına yansıdı. 

Malatya'da "Aydede"nin gösterimi yapıldı


Festival komitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, MalatyaBüyükşehir Belediyesi tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Malatya Valiliğinin katkılarıyla düzenlenen 8. Malatya Uluslararası Film Festivali, film gösterimleri ve paralel etkinliklerle devam ediyor. 

Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması filmlerinden "Aydede "filminin festivaldeki ilk gösterimi bir alışveriş merkezindeki sinema salonunda gerçekleştirildi.

Gösterimin ardından filmin yönetmeni ve senaristi Abdurrahman Öner, yapımcısı Arzu Şenses ve filmin çocuk oyuncusu Bilal Çelik’in katılımıyla söyleşi düzenlendi.

Söyleşinin moderatörlüğünü yapan Gizem Ertürk'ün sorusu üzerine Öner, filmi oluşturan hikayeyi 2008'de yazdığını ve tamamen kurmaca olduğunu ancak kendi hayatından birçok detay barındırdığını dile getirdi.

Öner, çocuk oyuncularla tanışma ve onlarla beraber yol alma sürecinin kendileri için bir serüven olduğunu vurgulayarak "Çocuklar bu hikayenin iskeletini oluşturuyor. Dolayısıyla çok fazla performans isteyen rolleri vardı. Yaklaşık 3-4 ay boyunca 800 çocuk gördük, onlarla tek tek mülakat yaptık. Okullarda kendimizi öğretmen olarak tanıtıp onlarla oyunlar oynadık. Yaptığımız atölyede ise Bilal rolü resmen kopartıp aldı." ifadelerini kullandı.

Seyircilerden gelen bir soru üzerine, filmdeki öğretmen karakteri üzerinden bir sistem eleştirisi geliştirmek istediklerini söyleyen Abdurrahman Öner, şöyle devam etti:

"Bizim öğretmen üzerinden bir toplum ve sistem eleştirimiz var. Sistem bize her zaman jelatini parlak olanın, uyum sağlayanın iyi olduğunu söyler. Geri kalanlarsa öğretmenleri ve arkadaşları tarafından ötekileştirilir. Bizim bu sistemle ilgili bir sıkıntımız var. Öğretmen özelinde ise maalesef böyle bir gerçek de var. Anadolu'nun ücra köşelerinde öğretmenler beklediğimiz gibi davranmayabiliyor. Birçoğu bir süre sonra sıkılıyor, orada olmak istemiyor. 'Benim burada ne işim var' diye düşünüyorlar ve bu davranışı çocuklara yansıtıyorlar. Bunu üzülerek söylüyorum ama hala böyle öğretmenler var. Ama biz öğretmen üzerine değil, sistem üzerine bir eleştiri yapmak istedik."

Filmin yapımcısı Arzu Şenses ise film Antalya'da çekilmesine rağmen soğuk hava şartları nedeniyle çalışmaların zorlu geçtiğine değinerek filmde en uzun süren kısmın çocuk oyuncuların seçilmesi süreci olduğunu anlattı. 

Çocuk oyuncu Bilal Çelik ise çekimlerin eğlenceli geçtiğini ve ileride sinemaya devam etmek istediğini kaydetti.

12 Kasım 2018 Pazartesi

ÖTV indirimi sonrası sıfır otomobil fiyatları


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, motorlu taşıtlara uygulanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Katma Değer Vergisi (KDV) oranlarında değişikliğe gidileceğini açıkladı.

ÖTV'DE 15 PUANLIK DÜŞÜŞ

Vergi Denetim Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Bakan Albayrak, motor hacmi 1600 cc altında kalan binek araçlardaki ÖTV oranın 15 puan düşürüleceğini belirtirken, ticari araçlarda ise KDV oranlarının yüzde 18'den yüzde 1'e indirileceğini bildirdi. Bakanın açıklamaları üzerine, gözler ÖTV indiriminin hangi araçları kapsayacağına çevrildi.
Türkiye'de satılan otomobiller içinde motor hacmi 1.6 litre altında kalan modelleri, küçük ve kompakt sınıftakiler oluşturuyor. Bu modellerden matrahı 70 bin lirayı aşmayanlar için hali hazırda uygulanan ÖTV oranı yüzde 45 iken, yeni dönemde bu oran yüzde 30'a inecek. Aynı şekilde, motor hacmi 1.6 litre altında kalıp matrahı 70 bin TL ile 120 bin TL arasında kalan modellere uygulanan ÖTV oranı da, yüzde 50'den yüzde 35'e düşmüş olacak.
Bakan Albayrak'ın açıklamalarına göre, motor hacmi 1.6 litre altında kalan fakat çıplak fiyatı 120 bin lirayı aşan modellerin ÖTV oranı değişmedi. Aynı şekilde, motor hacmi 1.6 litre üstünde kalan modeller içinde herhangi bir ÖTV değişikliği yapılmadı.
ÖTV indirimi sonrası sıfır otomobil fiyatları

RENAULT MEGANE, FİAT EGEA

Türkiye'nin çok satan modellerinden Renault Megane Sedan da, bayilerde 107 bin 950 TL'den alıcı bekliyor. Fakat bu modelin ÖTV oranı da yüzde 45'ten yüzde 30'a inince, fiyatında yaklaşık 12 bin liralık bir gerileme meydana geliyor. Aynı şekilde, 69 bin 900 liradan başlayan fiyatlar ile satışa sunulan Fiat Egea Sedan'ı da indirimler bekliyor. ÖTV oranı yüzde 30'a inen Egea'nın fiyatının ise 7 bin liradan fazla düştüğü görülüyor.

VOLKSWAGEN PASSAT

Küçük ve kompakt sınıf haricinde motor hacmi 1600 cc'nin altında kalan D segment otomobilleri de indirim bekliyor. Bu modellerden ÖTV oranı yüzde 35'e gerileyen Volkswagen Passat'ın girişi versiyonunun fiyatı yaklaşık 18 bin lira gerileyerek 158 bin liraya düştü.
Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, 2018'in ilk 9 ayında Türkiye'de 463 bin 456 adet araç satıldı. Eylül ayı satışları ise 23 bin adet olarak ölçüldü. ODD raporunda, bu dönemde satılan araçların yüzde 95.89'unun ise motor hacmi 1.6 litre altında kalan otomobiller olduğu görülüyor. Söz konusu araçların pazar payı göz önüne alındığında, 9 aylık dönemde yüzde 26, Eylül ayında ise yüzde 68 oranında daralan pazarda, hareketliliğin artması ve küçülmenin de yavaşlaması olası görülüyor.

11 Kasım 2018 Pazar

Trabzon'da camide akılalmaz olay



 Taşkın'ın haberine göre Trabzon'da özel bir şirkette güvenlik görevlisi olarak çalışan 28 yaşındaki Murat Koz, cuma namazı için Arsin ilçesinde bulunan Ulu Cami'ye gitti. Burada namaz kılmaya başlayan gencin kafasına, rükuda olduğu sırada yanında bulunan dolabın üzerinden yangın söndürme tüpü düştü. Şuurunu kaybedip yere yığılan gence camide bulunan doktor Seyit Hisoğlu ilk müdahaleyi yaptı. Koz, daha sonra ambulansla Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

FELÇ KALABİLİRDİ

Hastanede yapılan kontrollerde yaklaşık 7 kilo ağırlığındaki yangın tüpünün başına düşmesi sonucu gencin omurilik ve sinirlerinde hasar oluştuğu belirtildi. Doktorlar gencin büyük tehlike yaşadığını, felç kalma riski atlattığını söyledi. 1 günü yoğun bakımda olmak üzere 2 gün hastanede kalan 2 çocuk babası Koz, taburcu edildi.

"GÖZLERİMİ HASTANEDE AÇTIM"

Aklına gelmeyenin başına geldiğini söyleyen Murat Koz, "Namaz kıldığım yerdeki dolabın üzerinde yangın tüplerinin olduğunu hiç fark etmedim. Dolap sabit değildi, yanımdaki ihtiyar amcanın namaz sırasında kalkarken dolaba tutunduğunu hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım" dedi.

Camideki cemaat arasında yer alan ve talihsiz gence ilk müdahaleyi yapan doktor Seyit Hisoğlu da "Olay hemen arka sıramdaki safta oldu. Ses gelince birinin bayıldığını düşündüm. Zaten genç 3 adım atıp kendinden geçti. Müdahale yapıp ambulans gelene kadar başında bekledim" diye konuştu.

"BİZ UYARMIŞTIK"

Cami cemaatinden Vehbi Usta ise "Ben daha öncede oradaki insanları uyarmıştım, dolap üstünde yangın tüpü mü olur diye dinlemediler" dedi. Öte yandan Arsin İlçe Müftülüğü olayla ilgili soruşturma başlattı.




Şehit kaymakam dualarla anıldı!



İçişleri Bakanlığınca Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında Derik Belediyesi Başkan Vekilliğine görevlendirilen ve 10 Kasım 2016'da makamında uğradığı terör saldırısında ağır yaralanıp kaldırıldığı hastanede bir gün sonra şehit düşen Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk'ü Derikliler unutmadı.

PKK'YA LANET

Derikli vatandaşlar, halka candan yaklaşımı ve hizmetleriyle hem akıllarında hem gönüllerinde iz bırakan Safitürk için her zaman dua ediyor.

Safitürk'ü kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan, ev ve iş yerlerine şehit kaymakamın fotoğraflarını asan Derikliler, terör örgütü PKK'ya tepki gösterdi.

UNUTULMAYAN ACI

Hain saldırıda şehit düşen Safitürk'ün yerine Derik'te, bayrağı ilçede gönüllü olarak devralan Kaymakam Hakan Kafkas'ın bir yandan şehit kaymakamdan geriye kalan projeleri diğer yandan da yeni hazırlanan projeleri birbiri ardına hayata geçirmesi de vatandaşları memnun etti.

Saldırının olduğu gün Kaymakamlık binası yakınında bulunan vatandaşlardan Mehmet Ekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, o günü ve şehit kaymakamın acısını unutamadıklarını kaydetti.

"DERİK YASA BOĞULDU"

Kaymakamlığın önünden geçtiği sırada patlama sesiyle irkildiklerini aktaran Ekin, şunları söyledi: "Patlama sesiyle her yer sarsıldı. Herkes korktu. Maalesef şehit Kaymakamımız Safitürk'ün odasında patlama olduğu söylenildi. Sonra kaymakamımızın şehit olduğunu öğrendik. Derik ilçemize gelen en iyi kaymakamlardan biri de şehit Kaymakamımız Muhammed Fatih Safitürk'tü. Gerçekten bütün Derik yasa boğuldu. Kalbimizde yaşıyor çünkü biz onu bir kaymakamdan daha çok bir ağabeyimiz, bir büyüğümüz olarak görüyorduk. Herkes tarafından çok sevilen, sayılan bir kaymakamdı. İnşallah böyle bir şey bir daha yaşanmaz."

Vatandaşlardan Muhammed Arasan da olayın üzüntüsünü halen yaşadıklarını, Safitürk'ün hizmet ehli bir insan olduğunu belirterek, şehit Kaymakam Safitürk'e Allah'tan rahmet, ailesine sabır diledi.

"Kim sebep olmuşsa hem bu dünyada cezalarını çeksinler hem de ahirette." diyen Arasan, terör örgütüne tepki gösterdi.

10 Kasım 2018 Cumartesi

Türkiye'den müthiş başarı! Sayıları 223'e çıktı




Koyunseven, İSTİB'in kasım ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, güncel ekonomik ve sektörel sorunları değerlendirdi.

Gerçek büyüme ve zenginleşmenin ihracat sayesinde mümkün olduğunu kaydeden Koyunseven, son gelen ithalat ve ihracat rakamlarına bakıldığında, hedef doğrultusunda yüründüğünün görüldüğünü aktardı.

Koyunseven, ekimde yüzde 13,1 artışla ihracat rakamının 15,7 milyar dolara ulaştığını belirterek, "Kurun da etkisi ile tüm zamanların en yüksek aylık hasılatını elde ederek, Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Toplam ihracatımızın yarısını Avrupa Birliği'ne yaptık." ifadelerini kullandı.

Ekim ayı ithalatının ise yüzde 23,5 azalarak, 16,26 milyar dolar olarak gerçekleştiği bilgisini veren Koyunseven, böylece ekimde ayında dış ticaret açığının yüzde 92,8 azalarak 529 milyon dolar olduğunu bildirdi.

Koyunseven, şu bilgileri paylaştı:

"Ancak en önemlisi, bakanlığımız tarafından belirlenen 'Ticarette Yeni Yol Haritası' ile potansiyel pazarlara yaptığımız ihracatta önemli artışların gerçekleşmesidir. Küresel ticaret savaşı yüzünden, bütün dünyanın tetikte beklediği bir dönemde Türkiye, 223 farklı ülkeye ihracat yapmayı başardı. Ekimde ihracatımız, Afrika kıtasında yüzde 25, Meksika'da yüzde 14,8, Hindistan'da yüzde 16,7 ve Latin Amerika ülkelerinde yüzde 41,6 artmıştır. Yani bir yandan mevcut pazarlarımızda ihracatı artırırken, diğer yandan da alternatif pazarlara yönelerek, özellikle ikili ilişkilerde yaşanabilecek olası krizlere karşı kendimizi sağlama aldık.

TÜRKİYE'DE İŞ YAPMAK KOLAYLAŞIYOR

İSTİB Başkan Yardımcısı İlhan Koyunseven, ihracat konusunda yaşanan bu başarının tesadüf olmadığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Geçtiğimiz yıl, Dünya Bankası İş Yapma Kolaylığı Endeksi'nde 60. sırada yer alırken, bunu yeterli bulmadık ve çalışmalara başladık. TOBB'un da içinde bulunduğu Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) çalışmaları kapsamında, şirket kuruluşu, inşaat izinleri, dış ticaret, icra ve iflas kanunu gibi birçok alanda değişikliklere yer veren reform paketinin hazırlanmasına destek olduk. Bu reformların etkisi ile Türkiye, iş yapma kolaylığı sıralamasında 17 basamak yükselerek 43. sıraya çıktı."

Koyunseven, 2018'de en çok reform yapan ilk 10 ülke arasına girdiklerini kaydederek, bu listede Avrupa'dan yer alan tek ülke olduklarını bildirdi.

İlhan Koyunseven, gelecek dönemde bu listede yükselmeye ve yabancı yatırımcılar için daha da cazip bir pazar olmaya devam edeceklerine inandıklarını vurguladı.

KAYNAK: AA

9 Kasım 2018 Cuma

YKS tarihi belli oldu

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 15-16 Haziran 2019'da yapılacak.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün, Twitter'dan yaptığı paylaşımda ÖSYM'nin yeni sınav takvimine ilişkin bilgi verdi.
Aygün paylaşımında, "2019-YKS, 15-16 Haziran 2019 tarihlerinde yapılacak, öğrencilerimize başarılar dilerim." ifadesini kullandı.

AA

6 Kasım 2018 Salı

Çocuklar Büyükler

Dünya değişiyor. Yüzyıl değişiyor. Ama çocuklara davranışlarımız değişmiyor. Geleneksel alışkanlıklarımız değişmiyor. Oysa gelecek, bugünkü çocuklarımızla var olacaktır. Geleceğe borçlu olduğumuzu düşünmeliyiz. Çocuklara sorumlu olduğumuzu düşünmeliyiz. Bunları düşünmezsek, geleceği hak etmiş olmayız.

“Günümüzde kişi, ilişkide olduğu insanlara karşı da sahip olma eğilimiyle doludur. Doktordan, dişçiden, avukattan ve işçiden bahsederken, benim doktorum, benim dişçim ve benim işçim demektedir. İnsanın dışında eşyalar, hatta duygulardan konuşulurken bile, onlar da bir mülkiyet kapsamı içinde anlatılırlar. Benim hastalığım, benim ameliyatım, benim ilaçlarım derken, kişilerin yaşadıkları olayları sahip oldukları şeylermiş gibi ele aldıkları bellidir. Böyle kişilerin sağlıklarındaki bir bozulmayı, ellerindeki hisse senetleri değerinden yitirmiş gibi algılayıp, öyle değerlendireceklerine de kuşku yoktur.”

5 Kasım 2018 Pazartesi

Sosyal Medya Canavarı Olmak İster misin?


Dünya dijitalleşiyor, dijitalleşen dünyayla ile beraber; ihtiyaçlarımız, yaşantılarımız, davranışlarımız ve alışkanlıklarımız da değişiyor. 'Dijital Çağ' olarak tanımladığımız bu yeni çağ, sadece çok çalışanların değil, dijital ortamlarda daha fazla görünen, sosyal ağları daha etkili ve akıllı kullananların kazandığı çağ. Sosyal Medya Danışmanı ve Eğitmeni Oğuzhan Saruhan, kullanıcıların sosyal medyayı daha etkili kullanabilmesi ve doğru bir iletişim gerçekleştirebilmeleri için 'Sosyal Medya Canavarı Olmak İster misin?' kitabını yazdı.
Uzun yıllardır sosyal medya üzerine çalışmalar yapan Oğuzhan Saruhan, yeni kitabıyla sosyal medyayı daha etkili kullanmak isteyen, bu mecralardaki potansiyeli iş ağına çevirmek isteyenleri hedefledi. Kitabında birçok araştırmaya yer veren Saruhan, ayrıca örnek vakalar üzerinden anlatımlara başvurdu. Sektör profesyonellerinin de görüşlerini kitabına ekleyen Saruhan, 'Sosyal Medya Canavarı Olmak İster misin? kitabı dolu dolu bir kitap oldu. Sosyal medyayı daha efektif kullanmak isteyen, hem kişisel hem de kurumsal anlamda sosyal medyada fark yaratmak isteyenlere ışık tutabilecek bir kitap yazmaya çalıştım.' dedi.
Kitabın içeriği;
Sosyal Medyada Kişisel Marka Konumlandırma
Sosyal Medyada İçerik Üretimi
Sosyal Medyada Rakip Analizi
Sosyal Medyada Monitoring
Sosyal Medyada Kriz Yönetimi
Viral Kampanyalar
Sosyal Medyada Profil Oluşturma
Facebook'u Uçuracak Taktikler
Twitter'ı Uçuracak Taktikler
Instagram'ı Uçuracak Taktikler
Youtube'u Uçuracak Taktikler
LinkedIn'i Uçuracak Taktikler
Kitapla ilgili ne dediler;
Eski tüfeklerden yeni nesle, herkese hitap edecek dolu, akıcı ve somut öneriler içeren bir kitap. Okurken kendime iki sayfa not aldım. İleride bir sosyal medya canavarı olursam bilin ki sebebi Oğuzhan Saruhan'ın tavsiyeleridir.
- Güven BorçaMarka Danışmanı -
Sosyal medya pazarlamasının yöntemselliği, ilk başladığı yıllarda bir bilgi birikimi üzerine gelişmedi. Bu nedenle alanla ilgili yapılan her çalışma büyük değer içeriyor. Oğuzhan Saruhan da anadamarda ilginç ve etkileyici bir kitap yazmış. Farklı yöntemler, pek çok örnek vaka ve gerçekten değerli bir kitap…
- Prof. Dr. Uğur BatıMarka Danışmanı -
Sosyal medya hayatımıza girdiği ilk günden günümüze kadar uzanan dönemde enformasyon, teknoloji, iş hayatı, iletişim, sanat ve daha pek çok alanda köklü değişiklikler yarattı. Hatırlayın; sosyal medyanın olmadığı günlerde gelişmeleri gazetelerden ve televizyonlardan takip ederken bugün her şeyi anında mobil cihazlarımızdan sosyal medya aracılığıyla izler duruma geldik. Bilginin dönüşümü sosyal medya platformları sayesinde her geçen gün hız kesmeden devam ediyor. Diyalog ve şeffaflık temeline dayanan bu dünyada kurumların mutlaka yer alması ve hedef kitleleriyle bu samimi ilişkiyi kurması büyük önem taşıyor. Dolayısıyla sosyal medyayı kurum stratejisinin yapı taşlarına dahil eden kurumların bir adım öne çıktığını rahatlıkla söyleyebilirim.
-Dr. Soner Canko BKM CEO -

Hikayenizi Değiştirin

“Eğer insanlar gerçekten kim olduklarına bağlı olsalardı, o zaman hiçbir şeye ihtiyaçları olmazdı. Övünmeye ihtiyaçları olmazdı. Böyle bir...